İçindekiler
- ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT HAKKI 2025
- ŞEHİT YAKINI – GAZİLERİN TAZMİNAT HAKKI VE İDARİ DAVA SÜRECİ
- İDARİ BAŞVURU SÜRECİ
- ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT DAVA SÜRECİ (TAM YARGI DAVASI)
- ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT DAVALARINDA İDARENİN SORUMLULUĞU
- ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT TALEP EDEBİLECEĞİ DURUMLAR NELERDİR?
- ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT (TAM YARGI) DAVALARINDA GÖREV VE YETKİ
- NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONU TARAFINDA ÖDENEN TAZMİNATLAR
- NAKDİ TAZMİNAT KİMLERE VERİLMEKTEDİR?
- NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONUNA BAŞVURU NASIL YAPILIR?
- NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONUNU NE KADAR ÖDEME YAPAR?
- NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONU TARAFINDAN ÖDEME YAPILMAYACAK DURUMLAR
ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT HAKKI 2025
Şehit yakını ve gazilerin tazminat hakkı- Askerlik vazifesi sırasında şehit olan kişilerin yakınları ve gazilerin devletten talep edebileceği tazminat hakkı nedir? Bu makalemizde şehit ve gaziliğe bağlı tazminat hakkına ilişkin başvurular ve idari dava sürecini ele alacağız. Ayrıntılı bilgi için Özen Avukatlık Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.
ŞEHİT YAKINI – GAZİLERİN TAZMİNAT HAKKI VE İDARİ DAVA SÜRECİ
Kamu idareleri yapmakla yükümlü oldukları kamu hizmetlerini yürütürken hizmetin işleyişini düzenli olarak denetlemek ve hizmetin yürütülmesi sırasında gerekli önlemleri almakla yükümlüdürler. İdarenin kendisine yüklenilen görevleri ve yetkileri ayrıcalık ve araçları kullanmayarak, bilerek ve düzenli biçimde zarara neden olması halinde; bu zararın idare hukukunun genel ilkelerinden olan açık hizmet kusuru ilkesine göre tazmini gerekmektedir. Dolayısıyla askerlik görevinin ifası sırasında, görev sebebiyle herhangi bir maluliyeti olan kişilerin bu maluliyetleri oranında devletten tazminat talep etme hakları bulunmaktadır.
Anayasanın125’inci maddesinin yedinci fıkrası gereğince, “İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.” hükümleriyle idarenin mali sorumluluğunun varlığını bireyler nezdinde güvence altına almıştır. Sosyal risk ilkesinin uygulanacağı bir olayda idare, bir başkasının eyleminden değil, bizzat kendi eyleminden sorumludur. Buna göre idarenin en başta gelen ödevlerinden birisi, kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamaktır. İdare, kişilerin can ve mal güvenliğine yönelen tehditlere ve saldırılara engel olamıyorsa ya da olmuyorsa, bundan hizmet kusuru ilkesi gereğince de sorumlu olmalıdır.
İDARİ BAŞVURU SÜRECİ
İdareye karşı açılan tazminat yani hukuken tam yargı davası olarak bahsettiğimiz davaların kanunda düzenlenmiş olan usul şartları bulunmaktadır. Dolayısıyla başvuru süreçleri ve dava açma süreleri titizlikle takip edilmelidir. Aksi halde başvurucu kişi büyük hak kayıpları yaşayabilmektedir. Hak sahibi kişi idari eylemi öğrenme tarihinden itibaren 1 yıl ve her halde 5 yıl içerisinde ilgili idareye başvuruda bulunmalıdır.
Gaziler için idari başvuru süreci; görevi sırasında meydana gelen maluliyete ilişkin Adli Tıp Kurumu tarafından verilmiş olan kesin maluliyet raporu yani maluliyetin kalıcı olduğunu ve maluliyet yüzdesini tespit eden rapor tarihinden itibaren 1 yıl ve her halde 5 yıl içerisinde idareye başvuruda bulunmalıdır.
Şehit yakınları için idari başvuru süreci; şehit yakınları yani vefat eden askerin anne, baba, eş ve çocukları vefat haberini aldığı tarihten itibaren 1 yıl ve her halde 5 yıl içerisinde idareye başvuruda bulunmalıdır.
İlgili idare kişinin görev yaptığı kurumun bağlı olduğu idari yapıdır. İlgili kurum başvuru tarihinden itibaren 30 gün içerisinde başvuruya cevap vermezse başvurunun reddedildiği kabul edilir ve aşağıda anlatacağımız dava açma süresi işlemeye başlar. Aynı zamanda idare 30 günlük cevap verme süresi içerisinde başvuruya ret cevabı verebilir. Bu durumda da ret cevabının başvurucuya tebliğ tarihinden itibaren dava açma süreleri işlemeye başlar.
Doğrudan doğruya tam yargı davası açılması:
İYUK Madde 13 – 1. İdari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka süretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine
getirilmesini istemeleri gereklidir. Bu isteklerin kısmen veya tamamen reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında otuz gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren, dava süresi içinde dava açılabilir.92.Görevli olmayan adli (…)10 yargı mercilerine açılan tam yargı davasının görev yönünden reddi halinde sonradan idari yargı mercilerine açılacak davalarda, birinci fıkrada öngörülen idareye başvurma şartı aranmaz.
İYUK https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.2577.pdf
ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT DAVA SÜRECİ (TAM YARGI DAVASI)
Şehit yakını ve gaziler idareye tazminat talepli başvurularını yaptıktan sonra yukarıda bahsettiğimiz 30 günlük cevap verme süresinde idarenin cevap vermesini bekler. İdarenin 30 günlük cevap verme süresi içinde cevap verilmemesi ile zımni olarak başvurunun reddedilmesi durumunda, 30 günlük sürenin bitiminde 60 günlük dava açma süresi başlar. Başvurucular bu 60 gün içerisinde dava açmaz ise yine tazminat talepleri davanın süresinde açılmamış olduğu gerekçesi ile reddedilecektir. Aynı şekilde 30 günlük süre içerisinde örneğin 18’inci günde idarenin ret cevabı vermesi durumunda 18’inci günden itibaren 60 günlük dava açma süresi işlemeye başlayacaktır.
Dava açma süresi:
Madde 7 – 1. Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür.Bu süreler;
a) İdari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı,
b) Vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan uyuşmazlıklarda: Tahakkuku tahsile bağlı olan vergilerde tahsilatın; tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin; tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin; tescile bağlı vergilerde tescilin yapıldığı ve idarenin dava açması gereken konularda ise ilgili merci veya komisyon kararının idareye geldiği;tarihi izleyen günden başlar.Adresleri belli olmayanlara özel kanunlarındaki hükümlere göre ilan yoluyla bildirim yapılan hallerde, özel kanununda aksine bir hüküm bulunmadıkça süre, son ilan tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün sonra işlemeye başlar.
İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz.
İYUK madde 7 – https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.2577.pdf
ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT DAVALARINDA İDARENİN SORUMLULUĞU
Devletin yaşam hakkının korunmasında anayasa ve uluslararası sözleşmeler ile belirlenmiş yükümlülükleri vardır. Öncelikli olarak idarenin haksız zarardan doğan tazminat sorumluluğu Anayasaya dayanmaktadır;
Anayasa’nın 40. maddesinin üçüncü fıkrasına göre “Kişinin resmi görevliler tarafından vaki haksız işlemler sonucu uğradığı zarar da, kanuna göre, Devletçe tazmin edilir. Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır.”
Anayasanın 125.maddesinin son fıkrasına göre “İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.”
Anayasanın 125. Maddesine göre idare yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilecek zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
İdarenin Kusur Sorumluluğu
Bilindiği üzere idarenin sorumluluğu konusunda kabul edilen ana kural, “kusurlu sorumluluk” anlayışı paralelinde “hizmet kusuru”dur. Hizmet kusuru genel anlamda bir kamu hizmetinin kuruluş ve işleyişindeki aksaklık ve bozuklukları anlatır. Öğretide kabul gören tanımıyla hizmet kusuru idarenin yerine getirmekle yükümlü olduğu herhangi bir kamu hizmetinin ya kuruluşunda, düzenlenmesinde veya örgütlenmesinde, yapısında, personelinde yahut işleyişinde gereken emir ve talimatın verilmemesi, gözetim ve denetimin yapılmaması, hizmete ayrılan araçların yetersiz elverişsiz ve kötü olması, gereken önlemlerin alınmaması, geç ve zamansız davranılması… vb. şeklinde gerçekleşen aksaklık, bozukluk, düzensizlik arz etmesidir. Sosyal risk ilkesinin uygulanacağı bir olayda idare, bir başkasının eyleminden değil, bizzat kendi eyleminden sorumludur. Buna göre idarenin en başta gelen ödevlerinden birisi, kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamaktır. İdare, kişilerin can ve mal güvenliğine yönelen tehditlere ve saldırılara engel olamıyorsa ya da olmuyorsa, bundan hizmet kusuru ilkesi gereğince de sorumlu olmalıdır.
Kamu idareleri yapmakla yükümlü oldukları kamu hizmetlerini yürütürken hizmetin işleyişini düzenli olarak denetlemek ve hizmetin yürütülmesi sırasında gerekli önlemleri almakla yükümlüdürler. İdarenin kendisine yüklenilen görevleri ve yetkileri ayrıcalık ve araçları kullanmayarak, bilerek ve düzenli biçimde zarara neden olması halinde; bu zararın idare hukukunun genel ilkelerinden olan açık hizmet kusuru ilkesine göre tazmini gerekmektedir.
İdarenin Kusursuz Sorumluluğu
İdarenin zararın meydana gelmesi kendi eylem ve işlemlerinden kaynaklanmasa dahi kusursuz sorumluluk çerçevesinde sorumluluğu doğmaktadır. Kusursuz sorumluluk, idarenin hukuka uygun olan işlemleri nedeni ile doğan zararlarda kusurlu olup olmadığına bakılmadığı durumları ifade etmektedir. Meydana gelen zararlar, idare tarafından karşılanmaktadır. İdarenin kusursuz sorumluluğu iki temel ilkeye dayanır. Bunlardan biri olan risk ilkesi, risk sorumluluğu olarak da bilinir. Bu ilkeye göre, idarenin herhangi bir kusuru olmasa da, yürütmüş olduğu faaliyetler ya da kullanmış olduğu araçlar nedeni ile meydana gelen zararı tazminat şeklinde ödemek zorundadır.
Meslekî risklerden doğan zarardan bir başka ifadeyle, kamusal alanda çalışan bir kişinin görev sırasında ya da görevi nedeniyle uğradığı zarardan kusursuz da olsa idare sorumludur. İdarenin kusursuz sorumluluğu, tehlike ve fedakârlığın denkleştirilmesi biçiminde tezahür eder. Fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesine göre, idarenin kamu yararı amacıyla gerçekleştirdiği bir faaliyetten bazı kişilerin zarar görmesi halinde bu zarar, kusuru olmasa da idarece giderilir.
ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT TALEP EDEBİLECEĞİ DURUMLAR NELERDİR?
Yukarıda açıkladığımız üzere kişinin askerlik vazifesi sürecinde uğradığı zararladan idare sorumludur. Bu zararlar, vazife esnasında görev sebebiyle meydana gelen sağlık sorunları, görev esnasında geçirilen kazalar ve terör saldırıları olabilir. Önemli olan kişide meydana gelen zararın vazifesi esnasında meydana gelmesidir. Önemle belirtmek gerekir ki, görevden kaynaklanmayan genetik gibi veya her kişide ortaya çıkabilecek hastalıklar sebebiyle tazminat talep edilemeyecektir.
- Askerlik görevini yaparken meydana gelen terör saldırıları,
- Askerlik görevini yaparken bulaşıcı hastalığa maruz kalınması,
- Vazifenin soğuk hava şartlarında yerinde getirilmesi sebebiyşe kişide maluliyet meydana gelmesi veya şehit olması,
- Görev esnasında meydana gelen trafik kazaları,
- Askeri tatbikat esnasında yaralanarak maluliuyet meydana gelmesi gibi durumları örnek verebiliriz.
ŞEHİT YAKINI VE GAZİLERİN TAZMİNAT (TAM YARGI) DAVALARINDA GÖREV VE YETKİ
İdareye karşı açılacak tam yargı davalarında görevli mahkeme İdare Mahkemesidir.
İdareye karşı açılacak tam yargı davalarında yetkili mahkeme hizmetin görüldüğü veya eylemin meydana geldiği yer mahkemesidir.
Tam yargı davalarında yetki:
İYUK
Madde 36 – İdari sözleşmelerden doğanlar dışında kalan tam yargı davalarında yetkili
mahkeme, sırasıyla:
a) Zararı doğuran idari uyuşmazlığı çözümlemeye yetkili,
b) Zarar, bayındırlık ve ulaştırma gibi bir hizmetten veya idarenin herhangi bir eyleminden
doğmuş ise, hizmetin görüldüğü veya eylemin yapıldığı yer,
c) Diğer hallerde davacının ikametgahının bulunduğu yer.
İdari mahkemesidir.
NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONU TARAFINDA ÖDENEN TAZMİNATLAR
Nakdi tazminat, görev esnasında ölen kişilerin mirasçılarına veya malül olan kişilere idare tarafından ödenen tazminattır. Bu tazminat için herhangi bir mahkeme kararına gerek yoktur. İdare, kişinin maluliyetine, görev yerine, maluliyet sebeplerine bakarak nakdi tazminat komisyonu tarafından verilen kararla tazminat ödenmesi yapmaktadır. Nakdi tazminat komisyonu tarafından yapılan ödemeler yukarıda bahsettiğimiz idareye karşı açılacak tam yargı davalarına engel teşkil etmez. Kişi nakdi tazminat komisyonu tarafından yapılan ödemeden sonra tam yargı davası açabilir. İdare mahkemesi tarafından hesaplama yapılarak davacıya ödenmesi gereken tazminat miktarından nakdi tazminat komisyonu tarafından yapılan ödeme mahsup edilir. Eksik kalan tazminatın ödenmesine hükmedilir.
NAKDİ TAZMİNAT KİMLERE VERİLMEKTEDİR?
Şehit yakını ve gazilerin nakdi tazminat komisyonu kararı ile tazminat ödemesi alması için komisyon tarafından değerlendirmeye alınan bazı kriterler vardır.
- Jandarma, Emniyet ve Sahil Güvenlik personeline,
- Silahlı Kuvvetler çalışanlarına,
- Millî İstihbarat Teşkilatı çalışanlarına,
- Çarşı, mahalle ve kır bekçilerine,
- Orman ve Gümrük Muhafaza personeline,
- Güvenlik olaylarını soruşturan adli ve askeri hakimler ile savcılara,
- Olay mahallinde güvenlik kuvvetleriyle birlikte çalışan mülki idare amirlerine,
- Tutuklu ve hükümlülerin nakillerini ve cezaevi güvenliğini sağlayan personele,
- Kamu görevlilerine ve sivillere, iç güvenlik ve asayişi koruma görevi verilenlere,
- Güvenlik kuvvetlerine yardımcı olan ve faydalı olduğu teyit edilen kişilere,
- Devlete yönelik saldırılara maruz kalan kamu görevlilerine,
- Patlayıcı maddelerin işlenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi görevlerinde çalışanlara,
- Yukarıdakilerin görevlerinden dolayı saldırıya uğrayan aile bireylerine.
NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONUNA BAŞVURU NASIL YAPILIR?
2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ile Uygulama Yönetmeliği kapsamında değerlendirilen kişilerin nakdi tazminat ödenmesi talebiyle ilgili idareye yazılı başvuruda bulunurlar. Başvuru sonrasında belgelerin toplanması ve bu belgelerin komisyon tarafından değerlendirilmesi aşamasına geçilecektir.
Engellilik Durumunda Müracaat
Hak sahipleri, engelli hâle gelme veya ölüm durumu için tazminat talep dilekçelerine, banka IBAN numaralarını ekleyerek en yakın askerlik şubesi başkanlığına başvururlar.
Belgeler:
- Tazminat talep dilekçesi ve banka IBAN numarası
- “Askerliğe Elverişli Değildir” kararlı sağlık kurulu raporu
- Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından alınacak, yükümlünün dul ve yetimlerine aylık bağlanıp bağlanmadığına dair belge
- Terhis belgesi
- Vesayet altında bulunanlar için vasi belgesi
Dikkat Edilmesi Gerekenler:
- Belgelerin tarih olarak son bir aylık süreye ilişkin olması
- Ödenen tazminat tutarlarının sonradan aylık bağlanması durumunda geri istenmesi
- Engellilik derecesinin, sosyal güvenlik mevzuatına göre belirlenen işlemlerde esas alınmaması
- Kesin kararlı sağlık kurulu raporu bulunmadığı durumda, ilgili kişinin yeniden rapor alması için asker hastanesine sevki yapılma
Nakdi tazminat dosyalarının hazırlanması adımları şu şekildedir:
- Belgelerin Toplanması ve Tamamlanması: İlgili Kuvvet Personel Dairesi Başkanlıkları, nakdi tazminata esas belgeleri tamamlar. Bu belgeler, Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Nakdi Tazminat Komisyonu Başkanlığı’na iki suret olarak gönderilir: asıl nüsha ve ilk kopya.
- Gerekli Belgeler:
- Yaralanma Durumunda: Olay tutanağı, idari tahkikat raporu, olay zaptı, hazırlık soruşturma tutanağı, tanık ifade tutanağı, trafik bilirkişi raporu, ayrıntılı kaza raporu, mahkeme kararı gibi belgeler eklenir.
- Engellilik Durumunda: Sağlık raporu, sosyal güvenlik kurumunca onaylanmış engellilik derecesini içeren belgeler.
- Ölüm Durumunda: Olay tutanağı, görev emri, ölü muayene ve otopsi tutanağı, vukuatlı aile nüfus kayıt örneği, veraset ilamı gibi belgeler gereklidir.
- Komisyon Kararının Alınması: Nakdi tazminat dosyaları Milli Savunma Bakanlığı Nakdi Tazminat Komisyonu tarafından incelenir, eksik belgeler tamamlanır. Komisyon toplantısı sonrasında her dosya için iki nüsha komisyon kararı yazılır ve imzalanır. Kararlar, Milli Savunma Bakanı veya yetkili makam tarafından onaylanır.
- Kararların İşlenmesi ve Dağıtımı: Onaylanan kararlar işlem için gerekli yerlere gönderilir. Milli Savunma Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’nde bir kopya saklanırken, diğer kopya başvuruyu yapan Kuvvet Komutanlığına gönderilir. Ölüm ve engellilik durumunda kararlar ilgili sosyal güvenlik kurumuna iletilir.
- Tazminatın Ödenmesi: Nakdi tazminat, Milli Savunma Bakanlığı Nakdi Tazminat Komisyonunun onayladığı karara dayanarak Kuvvet Komutanlıkları tarafından ödenir. Tazminat miktarı, hak sahibinin istediği banka şubesine Elektronik Fon Transferi (EFT) yoluyla gönderilir. Hesabı olmayanlar için ödeme, müracaat ettikleri banka şubesinden yapılır.
NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONUNU NE KADAR ÖDEME YAPAR?
Hak Sahipleri ; Ölen personelin dul ve yetimlerine ödeme, aşağıdaki oranlarda yapılır:
- Bekâr ise %50 anneye, %50 babaya
- Evli ve çocuksuz, anne ve baba hayatta ise %50 eşe, %50 anne ve/veya babaya
- Evli ve çocuksuz, anne ve baba vefat etmiş ise %100 eşe
- Evli ve çocuklu, anne ve baba hayatta ise %50 eşe, %25 çocuğa, %25 anne ve/veya babaya
- Evli ve çocuklu, anne ve baba vefat etmiş ise %50 eşe, %50 çocuğa
Engelli hâle gelenlerde ödeme, yükümlünün kendisine veya vasisine yapılır.
1 Ocak 2025 Tarihi İtibariyle Ödenen Nakdi Tazminat Miktarları :
Ölüm halinde; 961.928,20TL Nakdî tazminat ödenmektedir.
Yaşamak için gerekli hareketleri yapmaktan aciz ve hayatını başkasının yardım ve desteği olmaksızın sürdüremeyecek şekilde malûl olanlar için; 1.923.856,40TL Nakdî tazminat ödenmektedir.
Nakdi tazminat miktarları memur maaş katsayısının artması ile birlikte değişmektedir. Ölenlerin dul ve yetimlerine, 400.000 gösterge rakamının tazminat verilmesine dair karar tarihindeki memur maaş katsayısıyla çarpımı sonucu bulunan tutar kadar,
Engelli hâle gelenlere, “Vazife Malullüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Nizamname” hükümlerine göre tespit edilecek maluliyet derecelerine göre aşağıda belirtilen gösterge rakamlarının tazminat verilmesine dair karar tarihindeki memur maaş katsayısıyla çarpımı sonucu bulunan tutar kadar ödeme yapılmaktadır.
Tazminat Tutarı:
ENGELLİLİK DERECESİ ÖDENECEK TAZMİNAT GÖSTERGESİ ÖDENECEK TAZMİNAT MİKTARLARI
1 400.000 304.348,40
2 360.000 273.913,56
3 330.000 251.087,43
4 300.000 228.261,30
5 270.000 205.435,17
6 240.000 182.609,04
- Ölenlerin dul ve yetimlerine, tazminat tutarı 400.000 gösterge rakamının memur maaş katsayısıyla çarpılması sonucu bulunur.
- Engelli hâle gelenlere, maluliyet derecesine göre belirlenen gösterge rakamlarının memur maaş katsayısıyla çarpılması sonucu bulunan tutar ödenir.
Ödeme İşlemleri:
Tazminat ödeme işlemleri yükümlünün hizmet aldığı birlik/ karargâh/ kurumun bağlı bulunduğu Kuvvet Komutanlıkları tarafından gerçekleştirilir.
NAKDİ TAZMİNAT KOMİSYONU TARAFINDAN ÖDEME YAPILMAYACAK DURUMLAR
- Bakaya, firar, kısa süreli kaçma, izin tecavüzü, hava değişimi tecavüzünde bulunması gibi durumlar
- Engelli hâle gelmesine neden olan fiilin askerliğe yaramayacak şekilde olması veya askerlikten kurtulmak için hile yapmak suçlarından en az birine karışılması
- Askerlik hizmetinden sayılmayan süreler içerisinde ölüm veya engelli hâle gelinmesi
- Ölüm veya engelli hâle gelmenin intihar veya intihara teşebbüs sonucu meydana gelmesi
- Ölüm veya engelli hâle gelmeye neden olan hastalık veya arızaların askere sevk tarihinden önce mevcut olması
- Sağlık kurulu raporunun maluliyete yol açacak şekilde olmaması