Velayet Davası Nedir? Nasıl Açılır, Şartları Nelerdir? – 2025

You are currently viewing Velayet Davası Nedir? Nasıl Açılır, Şartları Nelerdir? – 2025

Velayet Davası Nedir?

Velayet davası, çocuğun velayeti kendisinde olmayan eşin diğer eşe karşı açtığı dava türüdür. Evlilik birliği içinde dünya gelmiş, reşit olmayan çocuğun velayet yetkisi anne ve babanındır. Boşanma kararının kesinleşmesi ile beraber evlilik birliği sonra erer. Evlilik birliğinin sona ermesi sebebiyle velayet hakkının birlikte kullanılması ortadan kalkar. Velayet hakkının kime verileceği kural olarak Aile Mahkemesinde açılan dava ile birlikte karar bağlanır. Ancak, velayet hakkı konusunda karar verilmemiş ise bağımsız bir velayet davası açılması gerekir. Aynı zamanda, ana ve baba evli iken açılan velayet davaları ve çocuğu nitelikli koruma önlemleri kapsamında velayetin kaldırılması veya değiştirilmesi talepli velayet davaları da kanunda düzenlenmiştir.

Velayet davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemeleri‘dir. Bağımsız olarak açılacan velayete ilişkin dava ve işlerde basit yargılama usulü uygulanır.

Tüm bu hususları makalemizde ayrıntılı olarak ele alacağız. Velayet davası konusunda uzman avukatlarımızla görüşmek ve  ayrıntılı bilgi almak için tarafımızla iletişime geçebilirsiniz

Ana ve Baba Evli İken Açılabilecek Velayet Davası Türleri

Aile Mahkemesi hakiminin, evlilik birliği devam ederken velayet hakkını eşlerden birine tedbiren vermesi mümkündür. 4721 sayılı kanun kapsamında aşağıdaki durumlarda velayetin eşlerden birine verilmesi mümkündür;

  • Ortak hayata son verilmesi,
  • Ayrılık halinin gerçekleşmesi,
  • Geçici olarak verilmesi,

1-Ortak Hayata Son Verilmesi Sebebiyle Velayet Davası

Eşlerin ortak hayata son vermesi durumunda Aile Mahkemesi Hakimi müşterek çocuğun velayetinin eşlerden birine verilmesine karar verir. Velayetin tedbiren eşlerden birine verilmesi durumunda karar çocuğun üstün yararı gözetilerek verilmektedir. Örneğin; anne sütü ile beslenen 3 yaş altı çocukların anne bakımına muhtaç olması sebebiyle çocuğun üstün yararı gözetilerek velayet hakkı düzenlenmelidir. Velayet hakkı eşlerden birine tedbiren verilirken diğer eşle müşterek çocuk arasında kişisel ilişki kurulması gerekir.

2- Ayrılık Sebebiyle Velayet Davası

Ayrılık, boşanmaya neden olacak haklı sebeplerin ispat edilmesine rağmen eşler arasındaki ortak hayatın yeniden kurulma ihtimalinin bulunması durumunda, evliliğin 1 yıl ile 3 yıl arasında tatil edilmesidir. Aile mahkemesi tarafından ayrılık kararı verilmesi durumunda müşterek çocuğun velayeti hususunda tedbiren karar vermesi gerekir. Velayet hakkı eşlerden birine tedbiren verilirken diğer eşle müşterek çocuk arasında kişisel ilişki kurulması gerekir.

3- Geçici Olarak Velayetin Verilmesi Davası

Velayetin geçici olarak/tedbiren düzenlenmesi istemi boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi bağımsız bir dava ile istenmesi de mümkündür. Bu kapsamda, velayetin koşulları varsa mahkeme tarafından eşlerden birine tedbiren velayet hakkı verilmektedir.

Çocuğun Korunmasında Nitelikli Önlemler Kapsamında Velayet Davası

1- Velayetin Kaldırılması Davası

Çocuğun velayet hukukuna göre korunmasında en geniş ve şiddetli önlemler velayetin kaldırılması kapsamında düzenlenmiştir.

TMK m. 348 kapsamında; çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınamaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa, hâkim aşağıdaki hâllerde velâyetin kaldırılmasına karar verir:

  1. Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi,
  2. Ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması.

Velâyet ana ve babanın her ikisinden kaldırılırsa çocuğa bir vasi atanır. Kararda aksi belirtilmedikçe, velâyetin kaldırılması mevcut ve doğacak bütün çocukları kapsar. Belirtmek gerekir ki; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, velayetin kaldırılması davalarında dava konusu çocuğun temsil kayyımı ile temsil edilmesini gerekli görmektedir. Velayetin kaldırılması istemine yönelik dava Sulh Hukuk mahkemesi tarafından atanan temsil kayyımı huzuru ile görülmektedir.

2- Velayetin Değiştirilmesi Davası

Çocuğun velayet hukukuna göre korunmasında nitelikli önlemler; çocuğun yerleştirilmesi, velayetin kaldırılması ve velayetin değiştirilmesi olarak sıralanmıştır. Müşterek çocuğun menfaati ve güvenliğine ilişkin durumlar söz konusu olduğunda velayetin değiştirilmesi talep edilmelidir.

Velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması şartları aranırken; vekaletin değiştirilmesi davasında, velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir.

Velayetin değiştirilmesi davasın, aile mahkemesi tarafından deliller incelenerek karara bağlanır. Aynı zamanda, uzmanlardan rapor alınır ve mahkeme tarafından düzenlenen raporlar değerlendirilerek velayet hakkı düzenlenir. Müşterek çocuğun yeterli idrak gücüne sahip olması durumunda çocuk mahkeme tarafından dinlenir. Çocuğun ifadesi, çocuğun yüksek menfaatine açıkça ters düşmedikçe karara etki eder.

TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183. maddesinde; “Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, resen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.” hükmü düzenlenmiştir.

Velayetin değiştirilmesi talebi ile birlikte mevcut iştirak nafakasının hükümle beraber kaldırılması talep edilir. Aynı zamanda, velayetin değiştirilmesi kararı ile birlikte velayet hakkı verilen ana/baba iştirak nafakası talebinde bulunabilir.

Sorularla Velayet Davası

3 yaşından küçük çocuğun velayeti anneden alınıp, babaya verilmesi mümkün mü?

Üç yaşında küçük çocukların anne bakımın ve şefkatine muhtaçtır. Mahkeme tarafında çocuğun yaşı ve anne bakımına muhtaç olması durumu değerlendirilerek velayet hakkı düzenlenmektedir. Ancak, annenin velayeti babaya vermek istemesi ve eşlerin bu konuda anlaşmış olası durumunda küçüğün velayetinin babaya verilmesi mümkünüdür. Aynı zamanda, velayet hakkı kendisinde olan annenin, çocuğu fiilen başkasına bırakası da velayetin değiştirilmesi sebebidir. Aile Mahkemesi toplanan delillere ve somut olaya göre değerlendirme yaparak karar verir.

Ana ve baba evli değilken dünyaya gelen çocuğun velayet hakkı nasıl düzenlenmelidir?

Ana ve baba evli değilse velayet anaya aittir. Anne küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmış olabilir. Bu durumda, hakim, çocuğun menfaatine göre vasi atar veya velayeti babaya verir.

Aldatan eşe çocuğun velayetinin verilmesi mümkün müdür?

Velayet kararlarında mahkeme çocuğun menfaati ve üstün yararını dikkate alarak karar verir. Bu kapsamda, aldatan eşin diğer eşe kıyasla çocuğun ihtiyaçlarını daha iyi karşılayacak konumda olması sebebiyle aldatan eşe velayet hakkı verilmesi mümkümdür.

Yargıtay Kararları Işığında Velayet Hakkı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 23.02.12 2011/12737 E., 2012/3629 K. ;

‘Çocuğun Fiilen Başkasına Bırakmak Velayetin Değiştirilmesi Sebebidir’

‘…müşterek çocuklar 06/10/20 doğumlu Beyzanur ile 02/03/2002 doğumlu Batuhan velayetlerinin anneye verildiği, Beyzanur’un anne yanınd kaldığı halde Batuhan’ın davacının anne ve babası ile birlikte kaldığı, bu durum karşısında Batuhan yönünden davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmediği (TMK m.183) anlaşılmaktadır. O halde; Batuhan’ın velayetinin değiştirilerek davacu babaya verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.’

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 24/01/2011, 2010/11250 E., 2011/808 K. ;

‘Velayet Kamu Düzeni İle İlgili Olup, Davalının Kabulü Sonuç Doğurmaz’

‘…müşterek çocukların velayeti kesinleşen boşanma kararı ile davalı babaya verilmiş, davacı anne velayetin babadan alınarak kendisine verilmesini istemiştir. Velayet kamu düzeni ile ilgili olup, davalının kanulü sonuç dogurmaz. Tarafların delilleri sorulup, gösterdikleri takdirde toplanıp, gerektiğinde uzmanlardan rapor alınarak sonucu uyarınca velayetin düzenlenmesi gerekirken davalının kabul beyanı nazara alınarak ilk oturumda yazılı biçimde velayetin babadan alınarak davacıya takdirine karar verilmesi doğru görülmemiştir.’

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi , 30/05/11 2010/20395 E. , 2011/9391 K, ;

‘Velayet Hakkının Kaldırılması Koşulları Yoksa Velayetin Değiştirilmesi Koşullarına Göre Karar Verilmelidir’

‘…Toplanan deliller velayetin kaldırılması durumunun varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesine yol açar. Öyle ise kanun hükmünün uygulanmasında hata yapılması bozmayı gerektirir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden duruşma yapılmasını gerektirmez. O halde, temyiz edilen kararın hüküm fıkrasından velayetin kaldırılmasına ilişkin bölümlerin çıkarılmasına ve yerine TMK m. 183,349,351/1 maddeleri gereğince 1994 doğumlu B.’nin velayetinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.’

Bir yanıt yazın